6 Nisan 2007 Cuma

Köylüler ve Köylülük


Bu yazıdaki her köylü kelimesini yarı-köylü, henüz şehirli ve köylü kafalı şeklinde okumanız mümkündür.


Köylüler, 
1) Zihni üretimi sevmezler. Devlet üzerinden bilgi yahut servet sahibi olurlar.(bkz. İş ahlakımız, ihalecilerimiz, medyamız, sendikalarımız, halimiz, devlet sanatçılarımız, Behçet Kemallerimiz)

2) Yeniliğe kapalıdırlar. Süregelen alışkanlıklarını kazancı tam olarak kendilerine ispatlanmadığı sürece yeniliklerle değiştirmezler. Her köye içinde ancak Cumaları ibadet edilen devasa camiler yaparlar da köye ortaklaşa bir veteriner yahut ziraat mühendisi vazifelendirmeyi düşünmezler.

3) Mesleksizdirler. Köylülüğü bizde uygulanan anlamıyla meslek saymak mümkün değildir. Köylü kafalı siyasetçi veya ihaleciler de aynı takımdandır. Başbakanın mesleği nedir? Siyasetçilik, veya M.A. Şahin'in yayımlanmış kaç kitabı vardır?

4) Her şeyi üst kurumlardan beklerler. Bu bir tür kolaycılıktır. Gülay Göktürk Hakkari'de ihtiyar adama "Köyde tek bir ağaç yok. Neden ağaç dikmiyorsunuz?" diye sorar. Köylünün cevabı bildiktir "Devlet diksin."

5) Seçerler, sonra da seçtikleri kişinin kendisine herhangi bir ödev yüklemeksizin refah getirmesini isterler.

6) Askere karşı ya pasiftirler yahut ona şirin gözükmeğe çalışırlar. 82 anayasası %92 kabul oyu almıştır.

7) Övgülerinde de yergilerinde de ne kadar samimidir anlamakta güçlük çekersiniz. Unutmayın bizde düello geleneği yoktur, pusu geleneği vardır.(bkz. Yarı bellerine kadar eğilip el öpen eski İslamcı-yeni muhafazakar demokratlar)

8) Ülkemizde %45 oranındadırlar. Acaba bu nüfus yaşam koşullarını düzeltecek neler yapar? Tarımda, hangi ilerlemede üniversitelerle işbirliği halindedirler?

9) Tutucu olduklarına bakmayın, o kadar da dindar değildirler.

10) Güçleri yeterse kahraman, yetmezse mutidirler. Eşkıyaya gıkını çıkarmaz, hükumetleri protesto etmez, ama tavuğuna "Öte git!" diyen komşusunu çekip vurur.

11) Yavaş yavaş değiştirebilirse değiştirir. Aksi takdirde hallerinden memnundurlar.

12) Devlete güvenmezler ama onu eleştirmezler de. Tarihsel bir korku olsa gerek.

13) Dayanışmayı severler, iş bölümünden hoşlanmazlar.(bkz. her sokakta en az bir tanesine rastlanabilecek dayanışma dernekleri)

14) Kendilerini tehlikede hissettiklerinde toplaşırlar, temerküz ederler.( bkz. Balkanlardan Çin Seddine kadar kurduğumuz tüm gettolar ve Aydemir'in Suyu Arayan Adam'ı)

15) "Köylülük, bireyselliği, zenginliği öldürür, zenginlik üretmez; çünkü katma değeri yüksek değildir. Köylülük beyinselliği geliştirmez. Köylülük yeryüzüyle irtibat kurmaz; çünkü üretim faktörü olarak toprağı kullanır, beyni kullanmaz"(çoğu görüşüne katılmasam da alıntı M. Altan'dan)

16) Çok kırılgandırlar. Hemen alınırlar. Oysa o kadar da narin değildirler?

Yakup Kadri'yi sevmem? Köy romanlarını Kemal Tahir'in yazdıkları hariç ilkel bulurum. Terakki şehirdedir. Tereddi ile malul bir şehirde ya tuğyan ya da köylüler egemendir.
/Hanzala Amir


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder