Geriye doğru dönüp bakıldığında seneler öncesinde çok daha farklı yaşanan KURBAN BAYRAMLARI görülmektedir. Bayramdan bir hafta önce hazırlıklar başlardı. Önce bayram temizliği diye detaylı bir şekilde ev temizliği yapılırdı. Her hanede bayrama özel yiyecekler tatlılar ve ekmekler hazırlanırdı. Bayram ziyaretine gelenlere ikram etmek için imkânlar birazda zorlanarak mümkün olduğu kadar çok çeşit olacak şekilde yemekler bir gün önceden hazır olurdu.
Eskiden şimdiki kadar kurban kesen yoktu. Bu sebepten olsa gerek, kurban etlerinin dağıtılışı bile farklıydı. Kesilen kurban etleri çocuklara dağıtılırdı. Çocuklar topladıkları kurban etlerini dizmek için birkaç gün önceden ince kiren (literetürdeki ismi kızılcık) dallarının çatal olan kısmından kevükler hazırlanırdı. Kevük çatal olan kısmından kesilen dalın bir çatal ucu 6/7 cm. boyunda diğer uc ise 50/60cm. boyunda kesilerek uzun olan uç etlerin kolay takılması için iyice sivriltilir ve iyice kabukları soyulurdu. Kurban Bayramı sabahı Bayram Namazı kılmak için camiye gidilir ve en temiz elbiseler giyilirdi.
Herkesin yeni ESVAPları (elbiseleri) olmazdı. Her Bayram yeni elbise alınamazdı. Bazı çocukların giyecekleri yamalı bile olurdu ama tertemizdi. Hatta ayakkabılar yırtık ve delik kara lastiklerdi.
Namazdan sonra kurban kesenler evlerinin çevresinde bir yerlere hazırlık yaparlar ve kurbanın kanı ayakaltında kalmasın diye küçük çukur açılır ve tekbir eşliğinde kurban kesilirdi. Köyün çocukları kurban kesilen yerde toplanır ve kurban kesimini seyreder ve payların dağıtılmasını beklerlerdi. Dağıtılacak kurban etleri çocuk sayısına göre parçalara ayrılırdı. Bazen çocuklar o kadar çok toplanırdı ki et parçaları neredeyse 50 gm . kadar olurdu. Etler hazır olduğu zaman çocuklar sıraya sokularak paylar dağıtılırdı.
O zamanlar köy yolları yapılmadığı yada yeterli derecede stabilize edilmediği için ve genel olarak bayram günleri yağışlı olduğu için çok çamurlu olurdu. Kurban kesilen yerdeki payını alan çocuklar etleri kevüklere (bir çeşit ağaç çengel) taktıktan sonra birbirleriyle yarışır vaziyette başka bir kurban kesilen yere düşe kalka koşarak giderlerdi. Kesilen kurban etleri kurban kesmeyen evlere böyle ulaşırdı. Elindeki kevüğü etle dolduran çocuklar üstleri başları çamur içinde iyice de üşümüş fakat mutlu olarak evlerine giderdi. Bu şekilde toplanan etler kazanlara karma olarak doldurularak yahni yapılırdı. O zamanlar bu et yemeği eşsiz lezzetli olurdu. Sebebi değişik hayvanlardan elde edilen etlerin aynı kazanda harmanlaşması mıdır yoksa etin bayramdan bayrama tadılmasından mıdır bilinmez. Çocukları olmayan evlerin pay denilen kurban etleri de bizzat kurban kesen kişiler tarafından ulaştırılırdı. Bizim kuşak ve daha eski kuşakların kurban bayramı anılarında mutlaka bunlar vardır.
Bu vesile ile herkesin ve tüm dostların kurban bayramını tebrik eder ve nice bayramları sağlıklı ve mutlu bir şekilde yaşamalarını dilerim.
Saygı ve sevgilerimle
/Hicabi AY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder